Mardin Artuklu Üniversitesi, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi ve GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı katkılarıyla düzenlenen Uluslararası Dil, Düşünce ve Din Bilimleri Kongresi çok yoğun ilgi gördü.
Uluslararası kongreye, ülkemizin ve dünyanın çeşitli üniversitelerinden katılım gösteren; dil bilimi, felsefe, tarih, sosyoloji, psikoloji, antropoloji ve ilahiyat bilimleri alanında uzman yerli ve yabancı 150’yi aşkın bilim insanı, yazar ve akademisyen katkıda bulundu.
Kongre, “Sosyal Bilimlerde Ekolleşme ve Kurumsallaşma: İmkânlar ve Sınırlılıklar” konusunu ele alan açılış paneli ile başladı. Moderatörlüğünü Prof. Dr. Nesim Dorunun üstlendiği açış paneline Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özcoşar ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan panelist olarak katıldı.
Sosyal bilimlerin en belirgin üç sahasını oluşturan dil, düşünce ve dinin varoluşundan itibaren insanlığın temel hususiyetleri olan konuşma, kavrama ve inanmaya tekabül eden disiplinler olduklarını belirterek konuşmalarına başlayan Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özcoşar, bilimde ekolleşmenin değerlendirmesini yaparak,
“Bilimsel bir çalışmanın, bilimsel bir girişimin ortaya çıktığı andan itibaren aslında siyasal bir hedefi vardır ki bu hedef örtükte olabilir. Bu siyasal hedef aslında o bilimsel çalışmanın kurumsallaşmanın ve ekolleşmesinin olabildiğincede etkili olmasını ister. Ekolleşme süreci bir imkan meselesi değil, bilimsel yapılar için nerdeyse ortaya çıktığı andan itibaren varmak istediği hedeflerden biri olarak gösterilebilir. Tamda bu noktada bilimin hakikat ile ilişkisini sorgulamak gerekir.” ifadelerini kullandı.
Mardin Artuklu Üniversitesinin sosyal bilimler alanında gelecekteki tasavvurunu bir cümle ile açıklayan Özcoşar, sosyal bilimler alanında ihtisaslaşan MAÜ’nün bütün bir kavramsallaşmayı ‘ilim, hikmet, irfan’, ‘özgün, özne, özgür akademi’ ve ‘ahlak, bilgi, üretim’ denklemleriyle özetlenebileceğini belirtti.
ASBÜ Rektörü Prof. Dr. M. Kazım Arıcan, ekollerin insanlığa ne tür imkanlar tanıdığını ve bu ekoller üzerinden nasıl bir dünya görüşü meydana geldiğini açıklayarak her ekolün eklektik bir yapı oluşturduğunu ifade etti. Arıcan, bu tür kongreler düzenlenirken hocalarımızın ve öğrencilerimizin aklında bir şeyler oluştuğunu ve herkesin kendi paradigmasını oluşturmaya çalıştığını ve insanın kendine bir kök aradığını vurguladı.
Kongre düzenleme koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Kamuran Gökdağ, üç gün boyunca kongrenin önemini ortaya koyan 150’e yakın bildirinin sunulacağını ifade ederek, kongrenin içeriğini oluşturan dil, düşünce ve din ilimlerinin evrensel boyutuna dikkat çekme amaçlı Türkçe, Arapça, İngilizce, Kürtçe ve Farsça olarak beş dilde gerçekleştirilen sunumların eş güdümlü olarak, ayrı salonlarda 4 eş zamanlı oturum şeklinde düzenlendiğini ve sunulan tebliğlerin en kısa zamanda kitaplaştırılmasını planlandıklarını ifade etti.