Can kaybettik.
Sebep Neydi?
Açıklamanın bini bi para.
Anız diyeni de var elektrik direği diyeni de. Raporlar, görüntüler havada uçuşuyor.
Gözler nerde? Savcılıkta…
Gözleri bir yere daha çevirmek lazım.
Mardin’e çok uzak değil, 2 saatlik öteye. Urfa’ya…
Mardin’de daha yeni 15 can kaybettik, yüzlerce hayvan, mahsül telef oldu.
1 ay bile geçmemişken Urfa’da kara dumanlar gene yükseldi. Sebep? Anız yangını…
Ateş düştüğü yeri yakar derlerdi. Doğruymuş!
Ateş düştüğü yeri yakıyor, evet. Dumanları yüzlerce kilometre öteden görürsün, çığlıkları duyarsın, televizyonlarda bangır bangır bağırırlar, belki imdada yetişsin diye ambulans ve itfaiye bile gönderirsin ama yangından 2 saat ötedeysen ders almazsın… Almayız…
Mardin yandı. Herkes, mal-mülk telef oldu.
Tekrarı olmasın demeyiz. Neden? Çünkü kolayı var. Yak gitsin…
Dün koca bir alan yandı, insan öldü, hayvan öldü, mahsül gitti. Olsun. Yeniden ekim yapabilmek için anızı yak gitsin. Ama Tehlikeyi boş ver, havayı kirletirse kirletsin, komşu yanmış kime ne.
Nasılsa sonra söndürürsün değil mi? Yok işte, değil be. Kolayı var diye yakma şu anızı… Hatadan ders al. Uslan…
Medya tetikçilerini de unutmamak lazım.
Mardin’deki yangının daha dumanı yükselmeden çıkıp açıklama yapanlar… Devlete, valiye Dedaş’a sallayanlar… Yananın imdadına, ölenin başsağlığına koşmak yerine mikrofonlara koşanlar…
Yetmedi mi bu cennet diyarın siyasi rant için kullanıldığı? Gözyaşlarımızın oy uğruna sömürüldüğü! Hani GAP? Hani çiftçinin derdi olan su. Seçime gelince oy ver su getireceğim, seçimden sonra ara ki bulasın.
Nerede?
Meclis’te 3.5TL’den zamlanarak 5 TL’ye çıkan Türk kahvesini yudumlasın. Höpürdetsin de tabi. Yoksa tadı mı çıkar…
Ya medya?
Can gitmiş, ana gitmiş, ata gitmiş, mal gitmiş; bunların insafına hiçbir şey gitmemiş. Yanlış görsellerle yalan haber yapan mı dersin, Derik’teki yangını Çınar yangını diye satmaya çalışanı mı dersin. Ateş var ya, duman var ya; nerde olmuş, ne zaman olmuş, alakası var mı konuyla, hepsi teferruat oluyor tabi. Yeter ki haber okunsun sonrasına sonra bakarız deniyor herhalde.
Peki o zaman gazetecilik nerede?
Basın ahlakı nerede?
Halka karşı sorumluluk nerede?
Yalan haberle köpürürüz, siyasetçiye kanarız eyvallah. Her yer yalan haber dolu, yalan söylemeyen siyasetçi yok, ne yaparsın, el mahkuma dönmüş. Ama dün oldu daha yangın felaketi. Akrabalarımızı kaybettik. Kül oldu her yer. Ama çiftçiye yeni ekim lazım. Hasat lazım.
E anız? Yak gitsin! Dün yangın olmamış gibi yak! Can gitmemiş gibi yak! Mal gitmemiş gibi yak!
Biz uslanmayız…
