FARAÇ ÇOBANOĞLU
Bursa’da Türk futbol tarihinde rezalet denebilecek bir karşılaşma oynandı. Amedspor oyuncuları ve hakemleri de eklersek adeta sportif özgürlüğü tutsak edildi. Tüm Türkiye’den önce Bursalıların bu maçta yaşananlara tepki göstermeleri bekleniyordu! Futbol ‘Beyaz Torosların’ ve ‘Yeşil’ kod adlı bir tetikçinin görsellerinin açıldığı bir atmosferde oynandı, sahaya atılan ve cezai işlemler gerektiren yabancı maddeler de işin çabası…
Maç sonrasında hem siyasi hem de spor kamuoyundan tepkiler gecikmedi. Gereğinin yapılması istendi hükümetten. Gereğinin yapılması konusunda atılan ilk adımlar olumlu. Tabi sonuna kadar götürmek gerekiyor. TFF Bursaspor’a yazılan üç puanı silmeli ve maçı başka bir sahada tekrarlamalı.
Bursa’da Yaşananlara Uzaklaştırma ve Açığa Alınma…
Evet, Bursa Valiliği, TFF 2. Lig mücadelesinde Bursaspor’un 2-1’lik “galibiyeti” ile sonuçlanan Amed spor müsabaka sonrasında tepkiler art arda gelmeye başladı. Bunun üzerine valilik harekete geçti. Bursa Valiliği yaptığı açıklamada. “İlimizde icra edilen tüm sportif faaliyetlerde alınacak tedbirler etkinliğin yoğunluğu ve izleyici kapasitesi ile orantılı olarak müsabaka öncesi ve sonrasını kapsayacak şekilde planlanmakta ve uygulanmaktadır. Bugünkü maçta yaşanan olaylar ile ilgili olarak; sorumlu kamu görevlisi 3 güvenlik yöneticisi görevden uzaklaştırılmış ve haklarında soruşturma başlatılmıştır. Pankart açma olayına karışan ilgililer hakkında teşhis, tespit ve yakalama çalışması ile maç sonunda soyunma odasında gerçekleşen darp olayına ilişkin ise sorumlular hakkında Cumhuriyet Başsavcılığımız koordinesinde adli işlem başlatılmıştır. Bu kapsamda şu ana kadar 7 kişi gözaltına alınmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” ifadeleri yer aldı.
Evet bu adımları destekliyoruz ama yetmiyor. Kamuoyunun vicdanını tatmin edecek ve bunun üzerinde hiçbir siyasi istismar yapılmayacak şekilde ne gerekiyorsa yapılmalıdır.
Planlı programlı ve hazırlığı yapılmış bir sürecin sonucudur sahada yaşananlar. Örneğin bu görseller hangi baskı tesislerinde hazırlandı? Bunun için faturayı kimler ödedi? Madem gözaltı ve açığa alınmalar var, o halde bu soruların cevapları netleştirilmelidir.
“Soyunma Odasında Saldırıya Uğradık”
Amedspor Kulübü’nün resmi sosyal medya hesabından görsellerle birlikte yapılan açıklamada, “Maç sonunda soyunma odası koridorlarında Bursaspor Özel Güvenlik Amiri, kulüp personelleri ve emniyet görevlileri tarafından futbolcularımıza fiziksel saldırı gerçekleşti. Saldırı anlarından kayıt alınabilen görüntüler böyle” ifadeleri yer aldı.
Evet burada görüntü kayıtları ile desteklenmiş bir iddia var ki, özel güvenlikle beraber emniyet görevlilerinin de Amedsporlu futbolculara fiziksel saldırıda bulunmuş. Bu vahim iddianın da araştırılması gerekir, emniyet görevlilerinin fiziksel saldırıda bulunması iddiasının doğru olmamasını diliyorum. Çünkü emniyet görevlileri, devletin görevlileridir, kulübün değil ve konuk takımı aslında korumakla yükümlüdür.
Maçın Tatil Edilmemesine tepki
Yağan maddelerden görünmeyecek hale gelen zemin, her iki takımın futbolcularına da zor anlar yaşattı. Amedspor’da sakatlık geçiren futbolcular oldu. Futbolseverler, hakemlerin maçı tatil etmemesini yoğun şekilde eleştirdi haklı olarak. Normal zamanlarda hakemler futbol oynanmasını zorlaştıran etkenleri dikkate alarak maçı tatil edebiliyor, ama Bursa’da bu olmadı. Halbuki tatil edilmesi için bütün şartlar mevcuttu.
Bir defa Bursa’da herşeyden önce rakip takım Amedsporlu oyuncuların can güvenliği yoktu. Futbolcular özgür bir ortamda ve özgür bir duygu ile oynarlarsa gerçek rekabet ortaya çıkar. Bursa’da yaşananlar, rakip takımın özgür oynayabilme iradesini ve cesaretini kırdı, geçti.
Tribünlerde gösterilen görseller bile oyuncuları psikolojik olarak esaret altına aldı. Beyaz Toros pankartı ile neler hatırlatılmak istendi? Yeşil’in posteri neden tribünde açıldı? Ne gibi mesajlar verilmek istendi?
Bu gibi sorulara cevap vermek için kısaca biraz geriye gidelim.
Beyaz Toroslarla 1990’lı yıllarda insanlar kaçırılıp günlerce haber alınamadığı gibi daha sonra cesetleri ya bir yol kenarında ya da bir köprünün altında bulunuyordu. Kaçırılan insanlar günlerce aç susuz bırakıldıktan sonra işkenceyle öldürülüyorlardı. Kaçırılanlar arasında siyasetçiler, aydın insanlar vardı. Kaçırma uygulaması ile tüm bölgeyi bir korku sarmış, geceleri acaba kimin kapısı çalınacak duygusu ile evlere kapanırdı. Bu uygulamanın sembol ismi kod adı Yeşil olan Mahmut Yıldırım idi.
O zamanlar üniversite öğrencisiydim ve net olarak hatırlıyorum, bölgede köyler arası oynanan futbol maçları oynanmıyordu artık. Şehirlerde profesyonel kulüpler kan ve güç kaybetmiş, başarıları düşünce önce amatör liglerde mücadelelerini sürdürmüş daha sonra ise kapılarına kilit vurmuşlardı. O dönemki spor insanlarımızın çoğu olanları iyi hatırlıyorlar, onlardan çok dinledim hikayeleri.
İşte Pazar günü Bursa’da bu uygulamalar tüm Türkiye’ye hatırlatıldı ve bununla oluşturulan atmosferde rakip takım olan Amedsporlu futbolcular futbol oynamaya çalıştı! Ne kadar oynayabildiler?!
Mesut Yılmaz, Özgür Futbol İçin Devlet Güvencesi Vermişti
Hatırlatacak olursak, Abdullah Öcalan İtalya’ya sığınmıştı. O dönem başta İtalya olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinin de içinde olduğu birçok ülkenin malları haklı olarak boykot ediliyordu, bu ülkelere tepkiiler çığ gibi büyüyordu. O dönemde ( 2 Aralık 1998) İtalya’nın ünlü kulübü JuventusTürkiye’ye gelip Galatasaray ile maç yapacaktı. Ünlü oyuncuları aslen Cezayirli ZinédineZidane, ‘Türkiye’ye gitmekten korkuyorum’ demişti. Bunun üzerine dönemin Türkiye Başbakanı Mesut Yılmaz ‘Ben devlet güvencesi veriyorum, Zidane gelip özgürce futbol oynayabilir’ şeklinde taahhüt vermişti.
Öyle anlaşılıyor ki sporda gerçek rekabet özgür bir psikoloji ile ortaya çıkar. Ne yazık ki Pazar günü Bursa’da özgür bir futbol ortamı yoktu. Ama hakemler korkup maçı tatil etmedi. Korktular mı gerçekten yoksa organize edilmiş bir planlanmanın bir parçası mıydılar?
Bu soruların cevabı belki havada kalır veya doyurucu bir sonuç ortaya çıkmayabilir rezalet maçla ilgili, ama sevindirici olan, spor kamuoyu cesur bir şekilde sosyal medyada Bursa’da organize bir şekilde kin ve nefret kokan, kusan bu uygulamaları kınıyor, protesto ediyor ve her kim suçlu ise cezasını çekmesini talep ediyor.
Bursa’ya giden Amedspor, Bursa’nın düşmanı değildi, sadece rakibiydi. Mesele sadece üç puan almak ise, deselerdi insan gibi üç puan hediye ederdi Amedspor, diye düşünüyorum. Düşmanlaştırmaya ne gerek vardı?
Saygıyla…