Mardin, tarih boyunca medeniyetlerin beşiği olmuş, birçok farklı kültür ve dinin izlerini taşıyan kadim bir şehirdir. İnsanların dillerini, dinlerini, kültürlerini koruyarak birlikte yaşama becerisini ortaya koyduğu bu özel coğrafya, bir dizi senaristinin hayal gücüne sığdırılamayacak kadar derin bir kültüre sahiptir. Fakat ne yazık ki Kanal D’nin “Uzak Şehir” adlı dizisi, Mardin’in bu özel kimliğini yok sayarak, aslı olmayan, gerçekle bağdaşmayan bir dünya sunmaktadır.
“Uzak Şehir” dizisi, sözde Mardin’i konu alırken bu kadim şehre ait olmayan, abartılmış, sıradanlaştırılmış bir kültür uydurmaktan öteye geçememiştir. Mardin’in örf ve adetleri, töreleri, ahlakı, aile yapısı ve sosyal yaşamı, dizide gösterilenlerle örtüşmemektedir. Dizinin, Mardin’in asaletini ve saygınlığını hiçe sayarak; basit senaryo oyunları uğruna olmayan adetleri, kültüre aykırı diyalogları ve sahneleri Mardin’in kimliğiymiş gibi yansıtması, hem Mardinlilere hem de bu kültüre saygısızlıktır.
Bu dizinin sorumluları, Mardin’i bir araştırma ve bilgi edinme zahmetine bile girmeden kurgusal bir fon olarak kullanmakta, asla var olmayan sahnelerle halkın örfünü yanlış tanıtmaktadır. Mardin’in derin kültürel yapısını yansıtmayan, toplumu çarpık ve yüzeysel gösteren bu tür içerikler, sadece Mardin’e değil, tüm topluma yapılan büyük bir saygısızlıktır. Böyle bir içerik, Mardin’in özünü bilmeyen, yüzeysel bir bakış açısıyla hazırlanmıştır.
Bir yapımın yer aldığı şehrin kültürünü ve değerlerini yanlış tanıtması, halkın yaşam biçimlerini çarpıtması, yayıncılık etiğiyle bağdaşmayan, saygısız ve basit bir ticari hevestir. Mardin, diziye dekor olacak bir “uzak şehir” değil; tarihî ve kültürel bir mirastır. Bu diziyi hazırlayanların bir özür borcu vardır ve Mardin halkı, kültürlerinin böylesine basitleştirilmesini kabul etmemektedir. Konuk Yazar Sedat Aydemir
